Tıp Teknolojileri Ulusal Kongresi, TIPTEKNO’12, Biyomedikal ve Klinik Mühendisliği Derneği (www.biyoklinikder.org) tarafından, 01–03 Kasım 2012 tarihleri arasında Lara, Antalya’da düzenlendi.
Tıbbi Cihaz sektörümüzün önde gelen temsilcilerinin standları ve önemli güncel gelişmeler üzerine yaptıkları uydu sempozyum sunumları da kongreye renk katmıştır. Hedeflerin üzerinden çok geniş bir firma katılımı ile bu kongrenin, medikal cihaz üretici ve dağıtıcılarını cihaz kullanıcı ve araştırmacılar ile bir araya getirmesi açısından önemli bir platform oluşturmuştur.
Derneğimizin de desteklediği ve sponsor olduğu kongreye MASSİAD Yönetim Kurulu Başkanımız Kazım ERYAŞAR derneği temsilen katıldı. Davetli olarak çağrılan, Başkanımız Kazım ERYAŞAR Türkiye’de Tıbbi Cihaz Sektörü Yatırım, Üretim, Büyüme Sorunları Ve Çözüm Önerileri, Tıbbi Cihaz Sektörü Yatırımları Ve Kamu Destekleri seminerlerinde konuşmacı olarak katılmıştır.
Panelde konuşmacı olarak yer alan Başkanımız Kazım Eryaşar; Sektörün tarihçesi işleyişi ve bugünkü somut durumu ile ilgili bilgi verdikten sonra, konuşmasını şöyle sürdürdü.
10 yılı aşkın bir süredir devam eden Sağlıkta Dönüşüm programı doğrultusunda sektör olarak tüm değişimlere hızlı şekilde uyum sağlamış ve üzerimize düşeni fazlası ile yaptık. Sektörün büyümesi için Kamunun mutlak destek olması gerekir. Zira Ülkemizde dolaylı ve direk olarak en büyük müşterimiz Kamudur. İlk bakışta Kamu Hastaneleri, Üniversite Hastaneleri ve Özel Sağlık Kuruluşlarının tedarikçisi olarak görünmekte isek de nihai olarak SGK nın ürün ve hizmet sağlayıcısı durumundayız. Bir tarafta otorite olarak Sağlık Bakanlığı’nın, diğer tarafta SGK’nın aldığı karar ve uygulamalar sektörümüz direk ve derinden etkilemektedir. Ülkemizde 10.Kalkınma Planı dahilinde sektör kendisine 2023 yılında 5 milyar dolarlık bir ihracaatı hedef almıştır. Bunun gerçekleşmesi için Kamunun mutlak desteğine ve düzenlemelerine ihtiyaç vardır. Kamunun satınalma yöntemleri, ödeme planları, yerli üretimin gelişmesi için vereceği destekler, kalitesiz ve haksız rekabete sebep olan ürünlerin ülkemize girişinin engellemesi gibi faaliyetleri geliştirmesi gerçekten çok önemlidir. Sadece fiyata dayalı yoğun rekabetin yaşandığı bir sistemin Tıbbi Cihaz sektörünün gelişmesini engelleyeceği gibi kullanıcı ve hastalar açısından da ciddi riskler oluşturacağı bir gerçektir.
Bir diğer taraftan da Tıbbi Cihaz Endüstrisinin stratejik ve hayati öneme haiz olduğunu unutmamız lazım. Bugün Ülkemizde Kan Torbası ,Cerrahi iplik gibi önemli malzemeleri üreten firmaları yaşatmayıp ithal ürünler ile ikame ettiğimizde bu işletmelerin kapandığını düşünün. Allah Korusun ileride olağanüstü bir durum ortaya çıktığında bu ürünleri nasıl tedarik edeceğiz. Bu işletmeler bir günde kurulup bu seviyeye gelmiyorlar.
Tıbbi Cihaz Sektörünün üretim ve ihracatta çizdiği hedeflere ulaşması için mutlaka ARGE ye dayalı teknolojik ve katma değeri yüksek ürünlerin üretilmesi için Sektörün Üniversitelerle, Bilim Dünyası ile ciddi ve yoğun bir işbirliğine girmesi gerektiğine çok inanıyoruz. Ancak burada her iki tarafında birbirini çok iyi anlaması ve ortak bir hedefe odaklanması gerekir. Bugünkü şartlarda bir gerçeğe parmak basmalıyız ki ne Sektörün imkanları ne de Üniversitelerin imkanları çok iç açıcı değil. Birbirimizin elindeki imkanları iyi analiz etmeliyiz. Her iki paydaşında birlikte olması için tüm imkanları seferber etmesi kaçınılmazdır. Bir sektör olarak buna canı gönülden inanıyoruz. Geçmişte yapılan kongrelerde ve bugün burada olduğu gibi her zaman sizlerle birlikte olduk ve bundan sonraki faaliyetlerinizde her zaman siz sayın hocalarımızla birlikte Bilim dünyasının yanında olacağız.’’ Demiştir.
Bir sonraki 'Tıbbi Cihaz Sektörü Yatırımları ve Kamu Destekleri' konulu oturumda da söz alan Başkanımız Kazım Eryaşar; Kamu Desteklerinin yetersiz ve çok başlı olmasına değindi. Bu desteklerin merkezi bir yapıda gerçek ihtiyaç sahiplerinin kullanmasının ve yapılacak yatırımlarda duyulan ihtiyaca cevap vermesi gerektiğinin altına çizerek; Vergi iadelerinin ve Kamudan alacaklarının zamanında ödenmesinin bile olumlu bir destek olacağını belirtti. Sanayii-Üniversite işbirliğinin yapılması için sektöre özgü sanayii bölgelerinin ve kümeleşmenin yaygınlaştırılması için ortak alanların oluşturulması şarttır.' Diyerek konuşmasını tamamlamıştır.
Kongrede emeği geçen herkese teşekkürlerimizi sunarız.
Saygılarımızla
